Tatlı Şeytan - Wendy Higgins | Kitap Yorumu

Herkese merhaba!! Uzun zamandır yorum, tag gibi şeyler koymuyorum, biliyorum. Gerçeği söylemek gerekirse bu son 2-3 haftadır teog tercihimle uğraşıyordum. Yani ilk 1.5 haftadır uğraşıyordum. Bir de dizi izleyip duruyordum bu yüzden Tatlı Şeytan'ı bitiremedim. Son 80 sayfada tıkandım resmen. Elime alsam okur bitiririm ancak içimden gelmiyor. Dün elime aldım kitabı oturdum kenara. Baktım son 20 sayfa kamış. Sonlar baya bir güzeldi. Allah'tan ikinci kitabını da aldım. Her neyse şimdi yorumunu yapacağım :))

Adı: Tatlı Şeytan

Yazarı: Wendy Higgins

Sayfa Sayısı: 536

Yayınevi: Go!

Goodreads Puanı: 4.16/5

Benim Puanım: 5/5


Seri: Tatlı Serisi #1

Tanıtım:

Zevk, Günahın Tuzağıdır… 

On altı yaşındaki, lise öğrencisi Anna Whitt yaşıtlarından biraz farklı bir genç kızdır. Anna, renkler vasıtasıyla insanların duygularını görür, hatta isterse hisseder. Kilometrelerce ötedeki sesleri duyar, kokuları alır. Anna, farklı olduğunu bilir ama "ne" olduğuna dair en ufak bir fikri yoktur. 

Ta ki gizemli yakışıklı Kaidan Rowe ile tanışana dek. Kaidan, onun da kendisi gibi, iblis soyundan gelen bir Nefil olduğunu açıklayınca Anna'nın önünde karanlık bir dünyanın kapıları aralanır. Kaidan'ın büyüsüne kapılıp bu dünyaya adımını attığında artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Hayatı boyunca "iyi bir kız" olan Anna, ya diğer Nefiller gibi iblislere boyun eğip kötülüğe hizmet edecek ya da kaderini baştan yazacaktır…

Yorum:

İlk okuduğum melek ve iblis kitabıydı. Bu yüzden benden bu yorumda profesyönerlik olamaz. Her neyse. Kitabı gerçekten çok sevdim. Hele ki sonunda cidden o şeyler beni sevindirdi. Ancak en son sayfa sevindirmedi ama ben yine birleşeceklerini çok iyi biliyorum. 

Anna 16 yaşında ve özel yetenekleri var. Herkesten farklı olduğunu biliyor ama ne veya kim olduğunu bilmiyor. Ta ki Kaidan ile karşılaşana dek.. Jay ile gittiği konser gibi bir şeyde Kaidan çalan grubun içinde. Ancak sorun şu ki herkesin aurasını görmesine rağmen onun aurasını göremiyor ve o bunu etkiliyor. Sonrasında Kaidan da onu Fark ediyor. Ve olaylar başlıyor.

Şimdi en sevmediğim yer yolculuk yeriydi. Karışıktı çünkü. Kaidan çok mallık yaptı. Ya böyle ya şöyle gibi. Anna da tam adamına aşık oldu zaten. Oysa diğerini cidden ben daha çok sevmiştim. Diğer nefi. Ama Kaidan'ın da ayrı bir havası var, lütfen!! :D Bu arada bu spoi olmuyor. Zaten belli Kaidan ve Anna birbirlerini sevecekler. Her kitapta olduğu gibi. Her neyse.

Anna'nın babası düşündüğümden daha iyi biriydi. En azından Kaidan'ın babasına göre oldukça iyiydi. Ve diğer babalar ve anneler. Bir kaçı dışında hepsi pisliğin teki. Bunu ilk izlenim olarak anlayabiliyorum.Tabii iblis sonuçta. Ne beklersin ki. Ama bazıları var ki çocuğunu önemsiyor.

SPOİ VAR!!!

Anna yarı melek ve iblis. İblislerin duyuları koku almak ve sesleri duymak. Ancak duygularını hissetmek ve görmek meleklere has bir yetenek. Bu onun çok işine yarayacak gibi. Ayrıca o kılıçla yapacakları için sabırsızlanıyorum. 

Sonda o aptal herifin Anna'yı ya Geranda'yı öldürürsün ya da kendin ölürsün dediği zaman melekler ışıktan çıkmaya başlamıştı ya. O o kadar güzel bir yer ki. Böyle yerlerde ''İşte benim kızım!!'' diyerek sevinirim hep. O anda yüzümde bir gülümseme oldu ve o herifin korku için olması, fısıltıyan iblislerin korkuyla geri çekilmesi falan ''İşte böyle!!'' diyerek sevindim. Sizce de güzel değil miydi' Ben şahsen bayıldım!!!!

SPOİ BİTTİ!!

Fazla anlatabileceğim bir  şey bulamıyorum. Tek diyeceğim kitabı almadıysanız alın!! Ben çok korkarım böyle iblisli şeylerden ama aksine çok beğendim. Herkes almalı!! Almayan kalmasın öneriyorum. Puanım: 5/5